Avusturya’da faaliyet gösteren beş asansör üreticisi teşebbüsse Viyana Bölge Yüksek Mahkemesi tarafından 14.12.2007 tarihlinde açıklanan karar ile toplam 75.4 milyon Euro para cezası verilmiştir. Ceza alan teşebbüslerden Otis 18,2 milyon Euro, Kone 22,5 milyon Euro, Schindler 25 milyon Euro, Haushahn 5 milyon Euro ve Doppelmayr 3,7 milyon Euro para cezasına çarptırılmıştır.
Bu dosya, Avusturya’da
ilk defa pişmanlık başvurusu mekanizmasının kullanıldığı ve bu sebeple başvuru
yapan ThyssenKrupp’un %100 muafiyet, Otis’in de % 50 muafiyet aldığı dosyadır.
Bu karar üzerine, Avusturya’nın en büyük gayrimenkul gruplarından birisi olan
Immorfinanz üç katına kadar tazminat davası sürecini başlatmıştır.
Bu kararın bizi ve
Avrupa Birliği sınırları içinde ticaret yapan tüm teşebbüsleri ilgilendiren
kısmı ise, Viyana Bölge Yüksek Mahkemesi kararı üzerine açılan bir tazminat
davasıdır. Bu dava, Avusturya Demiryolu Şirketi tarafından açılmıştır. Davanın
konusu, Avusturya Demiryolu Şirketi’nin,
idari para cezası verilen asansör kartelinin geçerli olduğu süre içinde kartel
mensubu olmayan, dolayısıyla bahse
konu fiyat anlaşmasının tarafı niteliği bulunmayan asansör üreticisi
teşebbüslerden yaptığı alımlar nedeniyle maruz kaldığı zararların tazminini bizzat
söz konusu kartel mensubu teşebbüslerden talep etmesidir.
Avusturya Demiryolu
Şirketi, Avusturya asansör pazardaki en büyük üreticiler konumunda olan ve
pazardaki ağırlığı büyük olan bu teşebbüslerin yaptığı fiyat anlaşması
nedeniyle yükselen asansör fiyatlarının sebep olduğu şemsiye etkisiyle (küçük
teşebbüslerin pazar lideri olan teşebbüsleri takip etmesi de denebilir), kartelin
geçerli olduğu dönemde (her ne kadar kendi alım yaptığı teşebbüs kartel mensubu
olmasa da) pazardaki tüm asansör fiyatlarının suni biçimde yükseldiği ve bu
nedenle şirketin zarara uğradığını iddia edilmiştir.
Avusturya Demiryolu
Şirketi bu iddia ile ilk derece mahkemesine başvurmuş ve ilk derece mahkemesi
bu başvuruyu “…kartel mensubu olmayan bağımsız şirketlerin yine bağımsız olan
fiyat hareketlerinden kartel mensupları sorumlu tutulamaz çünkü bu iki durum
arasında bir illiyet bağı bulunmamaktadır…” diyerek reddetmiştir.
Avusturya Demiryolu
Şirketi, ilk derece mahkemesinin bu kararını temyiz etmiş ve olayı Avusturya Anayasa
Mahkemesi’ne taşımıştır. Önüne gelen bu
başvuruyu inceleyen Avusturya Yüksek Mahkemesi, başvuruyu kabul etmiş ve dosyayı[1] “…Avrupa
Birliği’nin kartellerle mücadelesindeki etkinliği artırma amacıyla böyle bir
kararı verebilir miyim (bir diğer ifade ile fiyat anlaşmasının tarafı olmayan
ancak fiyat anlaşması nedeniyle pazardaki yükselen fiyatları takip eden teşebbüslerden
alım yapılsa dahi, pazarda dolaylı olarak yükselen fiyatlardan kartel mensuplarını
sorumlu tutabilir ve onlara üç katına kadar tazminat davası açabilir mi)…” diye
Avrupa Birliği Adalet Divanı’na (CJEU) taşımıştır.
Konu şu anda CJEU’nun
önündedir ve eğer müspet bir karar çıkarsa bu durum, halihazırda Amerika Birleşik
Devletleri hariç pek fazla uygulamasını görmediğimiz üç katına kadar tazminat
mekanizmasının, ülke rekabet otoritelerinin veyahut Avrupa Komisyonu’nun
vereceği tüm idari para cezalarının yaratacağından çok daha büyük bir caydırıcılık
etkisine sahip olmasına neden olacaktır. Bunun nedeni, açılacak tazminat
davalarına konu olacak rakamların ve bu davayı açabilme ehliyetine sahip olacak
teşebbüs/kişi sayısının, CJEU’nun vereceği karar sonucunda inanılmaz derecede
artma ihtimali bulunmasıdır. Her ne kadar tazmini istenen zarar taleplerinin bu
kadar geniş bir kitle için hesaplanmasında teknik zorluklar bulunsa da, CJEU’nun
Avusturya Anayasa Mahkemesi’nin başvurusu üzerine verebileceği müspet bir karar
ile kartellerle mücadelede bir devrin kapanması ve çok daha caydırıcı
miktarlarda tazminatların söz konusu olduğu yeni bir dönemin başlaması çok
muhtemeldir.
Bir sonraki yazıda
görüşmek dileğiyle…
[1] OGH – Order in 7
Ob 48/12b Kone, others
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder